Akciğer Kanserinde Erken Tanı, Tedavi ve Cerrahi Yöntemlere Dikkat Çekti

Kanserle Dans Derneği, Akciğer Kanseri Farkındalık Ayı bilinçlendirme çalışmaları kapsamında Kasım ayında iki farklı webinar gerçekleştirdi. Prof. Dr. Ayten Kayı Cangır, Prof. Dr. Levent Cansever ve Prof. Dr. Umut Demirci’nin sözcülüğünde gerçekleşen dijital toplantılarda akciğer kanserinde cerrahi ve medikal tedavi yöntemleri hakkında önemli bilgiler paylaşıldı. 

Dünya çapında meme kanserinden sonra en yaygın, Türkiye’de ise en sık görülen kanser türü olan akciğer kanseri hakkında erken tanının önemine dikkat çekilen toplantıların ilkinde konuşan Prof. Dr. Ayten Kayı Cangır, akciğer kanseri risk faktörlerinden kaçınmanın ve koruyucu faktörleri artırmanın önemini vurgulayarak en önemli risk faktörünün sigara kullanımı olduğunun altını çizdi. 

Farkındalık çalışmaları kapsamında gerçekleşen ikinci toplantıda günümüzde gelişen teknolojik cerrahi yöntemlere değinen Prof. Dr. Levent Cansever, cerrahi yöntemlerden kapalı cerrahi ile ilgili önemli bilgiler paylaştı. Yine aynı toplantıda konuşan Prof. Dr. Umut Demirci ise Türkiye’de her yıl yaklaşık 200 bin yeni kanser vakası bildirildiğini ve bu vakalar içinde akciğer kanserinin %17 pay ile ilk sırada yer aldığını kaydetti.

Kanser alanında Türkiye’nin önde gelen hasta dernekleri arasında yer alan Kanserle Dans Derneği, “Akciğer Kanseri Farkındalık Ayı” kapsamında akciğer kanseri konusunda bilinçlendirme çalışmalarına destek vermek amacıyla iki farklı webinar hayata geçirdi. Konularında uzman hekimlerin yer aldığı toplantılar ile akciğer kanserinde erken tanıya dikkat çekilerek yeni cerrahi yöntemler hakkında bilgiler paylaşıldı.

Akciğer Kanseri Farkındalık Ayı kapsamında gerçekleştirilen webinarların ilki 22 Kasım’da “Akciğer Kanseri Erken Tanı ve Tedavi Seçenekleri” başlığı ile Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Cerrahisi Anabilim Dalı öğretim üyesi ve Ankara Üniversitesi Medikal Tasarım Uygulama ve Araştırma Merkezi yönetim kurulu üyesi Prof. Dr. Ayten Kayı Cangır sözcülüğünde gerçekleşti. Webinarda akciğer kanserinin hem dünya çapında hem de ülkemizde en fazla can kaybına neden olan kanser türü olduğunu belirten Prof. Dr. Cangır, akciğer kanseri risk faktörlerinden kaçınmanın ve koruyucu faktörleri arttırmanın akciğer kanseri riskini azaltabileceğini dikkat çekerek erken tanının önemini vurguladı.

Prof. Dr. Cangır;

“Sigara içmek başta akciğer kanseri olmak üzere tüm kanser türleri için en büyük risk faktörüdür. Sigara içme alışkanlığı ortadan kalkarsa akciğer kanseri riski %80 azaltılabilir. Bu nedenle akciğer kanseri önlenebilir ya da riski büyük oranda azaltılabilir bir kanser türüdür.” dedi. Akciğer kanserinde erken tanının önemine de dikkat çeken Prof. Dr. Cangır; “55-74 yaş arası kişiler, mevcut sigara kullanan veya son 15 yıl içerisinde sigarayı bırakmış olanların yıllık düşük dozlu bilgisayarlı tomografi taraması yaptırmalarını önerdiklerini kaydederken yeni cerrahi yöntemler arasında yer alan minimal invaziv cerrahi ile akciğer kanseri ameliyatlarının günümüzde daha başarılı ve güvenilir hale geldiğini kaydetti. 

Farkındalık çalışmaları kapsamında 25 Kasım’da ikincisi gerçekleştirilen “Akciğer Kanserinde Cerrahi

 Çözümler ve Güncel Tedaviler” başlıklı webinarda konuşmacı olan Sağlık Bilimleri Üniversitesi Hamidiye Tıp Fakültesi Göğüs Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı ve Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Hastanesi Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Levent Cansever akciğer kanserinde teknolojik cerrahi yöntemler ile tedavi başarı oranlarına değindi. Kapalı akciğer kanseri ameliyatı hakkında bilgiler paylaşan Prof. Dr. Cansever; “Kapalı cerrahi; akciğerler başta olmak üzere göğüs kafesi içerisindeki birçok hastalığın teşhis ve tedavisinde çok düşük düzeyde (minimal) doku hasarı ile gerçekleştirilen kapalı (endoskopik) operasyon yöntemidir. Kapalı akciğer ameliyatında göğüs boşluğu içerisine ilerletilen bir kamera yardımıyla alınan görüntüler ekranlara yansıtılır. Ekip, hastanın göğüs kafesine birkaç küçük kesi açarak tümörlü akciğer dokusu ve lenf bezlerini özel bir torba (endobag) içerisine alarak yapılan 3-5 cm kesiden dışarı çıkartır” dedi. Prof. Dr. Cansever, kapalı ameliyat sonrası dönemin ağrı ve solunum fonksiyonları açısından da konforlu olduğunu belirterek hasta memnuniyeti ve başarı oranının yüksek olduğunu sözlerine ekledi. Ayrıca her akciğer kanserinin kapalı (VATS) cerrahiye uygun olamayabileceğini ve açık cerrahinin hala akciğer kanseri tedavisinde kullanılan yöntem olmaya devam ettiğini ifade etti.

Webinarda konuşan Üsküdar Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları ve Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Umut Demirci ise, Türkiye’de her yıl bildirilen yeni kanser vakaları içinde akciğer kanserinin %17 pay ile ilk sırada yer aldığını belirtti. Prof. Dr. Demirci;

“Ülkemizde bildirilen yeni vakalar arasında erken tanı alabilenlerin oranı %21,5 iken bu hastaların 5 yıllık yaşam oranı ise %60’lardadır. İleri evre hastalıkta ise 5 yıllık yaşam oranı %6’lardadır. Yaşam oranlarında fark çok net iken, kanser tedavisinde erken tanının yeri ve önemi göz ardı edilemez” dedi. Toplantıda akciğer kanseri tedavi yöntemlerine de değinen Prof. Dr. Umut Demirci “Akciğer kanseri tedavisinde 1990’larda yaygın olarak kullanılmaya başlayan kemoterapi gibi geleneksel tedavi yöntemleri sonrasında 2004 yılı itibariyle yenilikçi tedavilerde ciddi bir ivme yakalandı ve hedefe odaklı tedaviler ortaya çıkmaya başladı. 2011 yılı ve sonrasında ise cerrahi çözümlerin yanı sıra kanser tedavisinde önemli bir aşama olarak kabul edeceğimiz, bağışıklık sistemi üzerinde etkisini gösteren immünoterapiden bahsedebiliyoruz” dedi.

Kanserle Dans Derneği sözcüsü Sevil Gürkan Akciğer Kanseri Farkındalık Ayı kapsamında yaptığı açıklamada; tüm dünyada akciğer kanserinin hem erkekler hem de kadınlar için kansere bağlı ölümlerde önde gelen nedenlerden olduğunu belirterek, sigara içenlerin akciğer kanseri riskinin yaşam boyu sigara içmeyenlere göre ortalama on kat daha yüksek olduğunu vurguladı. 

Gürkan; “Akciğer Kanseri Farkındalık Ayı’nda dernek olarak gerçekleştirdiğimiz toplantılar ile amacımız, hastalarımızın ve yakınlarının en doğru ve en güncel bilgilere ulaşmalarını sağlamak, bu alanda yeni tedavi yöntemleri hakkında bilgiler sunmak ve tedavi süreçlerinde yanlarında olabilmek.” dedi. 

Akciğer Farkındalık Ayı kapsamında Kasım ayı boyunca yürütülen bu çalışmaların hastalar ve yakınlarına sağlayacağı destek kadar; toplumda yaratılacak olan akciğer kanseri farkındalığı için de çok değerli olduğunu vurgulayan Sevil Gürkan; “Bu farkındalık çalışmalarında yanımızda olan değerli hekimlerimiz Prof. Dr. Ayten Kayı Cangır, Prof. Dr. Levent Cansever ve Prof. Dr. Umut Demirci başta olmak üzere, projenin hayata geçirilmesine verdiği koşulsuz destek ile katkı sağlayan Medtronic firmasına bir kez daha en içten teşekkürlerimizi iletmek isteriz.” dedi. 

Önceki

Ev Hemodiyalizinde Avrupa’da İkinci, Dünyada Beşinci Sıradayız

Sonraki

Üroonkoloji Araştırma Ödülleri Sahiplerini Buldu

Öne Çıkanlar