Eko Tahribat Sürerse Gelecekte Yeni Pandemiler Yaşanacak!

Eko Tahribat

Solunum Derneği TÜSAD, Dünya Çevre Günü’nde hava kirliliğinin solunum yolu hastalıklarının artışına ve her yıl 8 milyon insanın erken ölümüne neden olduğuna dikkat çekti. Hava ve çevre kirliliğinin şu anda içinde bulunduğumuz COVID-19 da dâhil; pek çok solunum hastalığının temel nedenlerinden biri olduğunu solunum hekimleri vurgulamaktadır. Solunum hekimleri “Eko tahribat sürerse gelecekte yeni pandemiler yaşanacak” uyarısında bulundular.

Doğanın korunması konusunda farkındalık yaratmak için 1972 yılında kabul edilen Dünya Çevre Günü’nün bu yılki teması; “Ekosistemin Restorasyonu” olarak açıkladı. Ekolojik onarım, bozulmuş doğanın aslına uygun bir şekilde yeniden tasarlanmasını amaçlarken; konu sağlığımızı da yakından ilgilendiriyor. Türkiye Solunun Araştırmaları Derneği (TÜSAD); tahribat sonucu gelişen çevre ve hava kirliliğinin insanlık için büyük tehlike oluşturduğunu vurguladı.

Pandeminin bir nedeni de kirlilik

Dünya Çevre Günü nedeniyle bir açıklama yapan TÜSAD, hava ve çevre kirliliğinin şu anda içinde bulunduğumuz COVID-19 da dâhil, pek çok solunum hastalığının temel nedenlerinden biri olduğuna; özellikle çocuk ve ileri yaş grubundaki kişilerin risk altında bulunduğuna dikkat çekti. TÜSAD Mesleki ve Çevresel Solunum Hastalıkları-İş Sağlığı Çalışma Grubu tarafından yapılan açıklamada şu bilgilere yer verdi.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre; her yıl 8 milyon insan iç ve dış hava kirliliğinin yol açtığı hastalıklardan erken ölüyor. Hava kirliliği sonucunda astım; kronik tıkayıcı akciğer hastalığı (KOAH) ve akut bronşit gibi hastalıkların görülme sıklığında artış görülmektedir. Akciğer kanseri ve mesane kanseri gibi hastalıklara yakalanma riskinin artmasında da hava kirliliğinin etkisi var. Hava kirliliği, astım hastaları için de büyük risk oluşturuyor. Hava kirliliğine, yüksek konsantrasyonda nitrojen dioksite (NO2) kısa süreli maruziyet şiddetli astım ataklarına sebep olur. Bu maddeye uzun süreli maruz kalınması durumunda ise astım ve diğer solunum yolu enfeksiyonlarına yatkınlık artıyor. Özellikle astımlı insanlar, çocuklar ve yaşlılar büyük risk altında.

Eko taribat sürerse yeni pandemiler olacak

Ekosistemin doğal dengesine yönelik insan müdahalesinden kaynaklı tahribatın iklim krizinin yanı sıra, pandemilerin artıp yayılmasına da neden olduğu belirtilen açıklamada, şu uyarılara yer verdi; “İnsanlarda hastalığa neden olan bin 500’e yakın bulaşıcı mikroorganizma var. Bunların yarısından fazlası zoonotik, yani hayvanlardan insanlara geçen ve hastalık oluşturan mikroorganizmalar. Son zamanlarda ortaya çıkmış olan; SARS, H1N1 ve COVID-19 gibi hastalıklar, insanların vahşi yaşamla etkileşimi yoluyla bulaştı. İnsanların doğal alanlarda yarattığı tahribat, zoonotik enfeksiyon ve hastalıkların bulaşmasını hızlandırıyor. Arazi kullanımındaki değişiklik ve tahribat, doğal yaşam alanlarının yok edilmesi ve bununla bağlantılı küresel biyolojik çeşitlilik kayıpları; insanlık olarak gelecekte başka pandemilerle yüz yüze kalacağımızı gösteriyor.”

Açıklamada, COVID-19 gibi salgınların çevre ve hava kirliliğinin önlenmesi için küresel ölçekte acilen harekete geçilmesi gerektiğini gösterdiği vurgulanarak, şu bilgileri paylaştı:

Hava kirliliği ve SARS ilişkisi

Hava kirliliği koşullarının virüsün yayılmasını kolaylaştırdığı varsayımı pek çok araştırmayla desteklenmiştir. SARS salgını sırasında Çin’de yapılan araştırmada; Guangdong, Shanxi, Hebei, Beijing ve Tianjin bölgelerinde 2003’ün Nisan-Mayıs döneminde hava kirliliği indeksi; SARS nedeniyle ölüm oranı arasında doğrusal ilişki olduğunu ortaya koydu.

COVID-19’da ölümleri artırıyor

İtalya’da yapılan çalışma da Kuzey İtalya’nın bazı bölgelerinde virüs artışının hava kirliliğine bağlı olabileceğini gösterdi. Araştırmada, yasal standartlar üzerinde atmosferik partikül maddeler ölçülmüştür. Ve Kuzey İtalya’nın Covid-19’dan daha fazla etkilendiği saptanmıştır. Daha ileri araştırmalar gerekse de; benzeri çalışmaların hava kirliliği ile Covid-19’a bağlı ölümler arasında bir ilişki olduğunu ortaya koyduğunu söylemek mümkün.

Yasakların olumlu etkisi oldu

COVID-19 pandemisi sırasında sokağa çıkma yasakları, sınırlamalar ve kapanmanın etkisiyle toplumsal hareketlilik azaldı. Bunun sayesinde hava kirliliğinde de belirli oranda azalma oluşmuştu. Bu geçici azalmanın kalıcı olması adına havayı kirleten ulaşım araçları yerine; yürümek ve bisiklete binmek teşvik edilmeli. Elektrikle çalışan otobüs, tramvay ve motosiklet kullanımı artırılmalıdır.

Önceki

Milli Sporculardan Lösemi Hastalarına Anlamlı Destek!

Sonraki

Cilt Kanseri Dijital Takiple Erken Teşhis Edilebiliyor Fakat!

Öne Çıkanlar