Meme Kanserine Karşı Tek Yumruk Oldular

Meme Kanserine Karşı Tek Yumruk Oldular

İzmir Ekonomi Üniversitesi Medical Park Hastanesi 1-31 Ekim Meme Kanseri Farkındalık Ayı etkinlikleri kapsamında hastanede çalışan kadınlara özel meme kanseri farkındalık semineri düzenledi. Semineri veren Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Şükrü Boylu meme kanserinde erken tanının önemine vurgu yaparken kadınlar ise pembe boks eldiveni giyerek meme kanserinde erken teşhisin önemine dikkat çekti.

15 Ekim Meme Sağlığı Günü ve meme kanseri farkındalık ayı nedeniyle düzenlenen etkinlikte, kadınların meme kanserine karşı nasıl önlem almaları gerektiği anlatıldı. Meme kanseri belirtileri arasında rastlanan en yaygın bulgunun memede sertlik olduğunu söyleyen Prof. Dr. Şükrü Boylu, “Bu kitlelerin büyük bir kısmı iyi huylu tümörlerdir. Memede bir kitle ele geldiğinde, mutlaka araştırılmalıdır. Memede ele gelen kitle, içi sıvı dolu bir kese olabilir. Meme kanseri belirtisi olabilecek kitlelerin içi farklı katı dokudan oluşur. Bu iki dokuyu birbirinden ayırmak için ultrason ile incelenme yapılması gerekiyor.” dedi.

 Bu Belirtilere Dikkat!

Memede kitle, meme başında çekilme, ciltte çekilme, memede portakal görüntüsü, ciltte kızarıklık ve meme başından akıntı gelmesi durumunda mutlaka doktora başvurulması gerektiğini söyleyen Boylu, “Bunların dışında memede kızarıklık, çukurlaşma, yumru oluşması, damarlarda belirginleşme, asimetrik görüntü de meme kanseri belirtileri arasında yer alıyor.” dedi.

Belirti Olmasını Beklemeyin!

Hiçbir yakınması olmayan kadınların yıllık klinik ve detaylı ultrason kontrollerini mutlaka yaptırması gerektiğini söyleyen Boylu, “ Eğer izlenecek varyasyonlar yoksa 2-3 yılda bir klinik radyolojik değerlendirme yapılmalı. Kişinin aile öyküsü varsa 40 yaşında ya da yakınının kanser tanısı aldığı yaşa göre ilk referans mamografisini çektirmesi gerekiyor. Detaylı ultrason ile meme dokusu yoğun olan kadınlarda MR değerlendirmelerinin eklenmesi gerekiyor. Eğer aile öyküsü yoksa 45 yaşında mamografi ve detaylı ultrason çekilmesi yeterli olacaktır. 45-54 yaş arasındaki kadınların ise her yıl mamografi ve ultrason çektirmelerini öneriyoruz. 55-64 yaş arasında kadınların ise 2 yılda bir mamografi, yıllık ultrason ve gerekli görülürse ek incelemeler yapılması gerekiyor.” şeklinde konuştu.

Kendi Kendine Muayene

Meme kanserini önlemede kendi kendine muayenenin önemine dikkat çeken Prof. Dr. Şükrü Boylu, “Bu işlemin sırt üstü yatılarak yapılmasını öneriyoruz. Hangi meme kontrol edilecekse o kolunu başın arkasına koyarak diğer elin iki-üç parmak ucu ile memenin kontrolü sağlanır. Meme başı çevresinden başlayarak ve meme dokusuna hafifçe bastırarak saat yönünde parmak uçları ile kontrol edilerek memede kitle olup olmadığına bakılır. Her iki memede kontrol edildikten sonra koltuk altına da bakılmasını öneriyoruz.” dedi.

Önceki

Gelişmekte Olan Ülkelerde Düşük Sosyoekonomik Durum Obezite için Risk Faktörü

Sonraki

Pfizer ‘de Yeni Atama

Öne Çıkanlar