‘‘Kendi Alanımızda Benzersiz Bir Konum Elde Etmeyi Hedefliyoruz’’
Abdi İbrahim Otsuka, geçtiğimiz başlattığı ruhsal hastalıklar yaşayan bireylere yönelik dilde damgalamayı önlemeyi amaçlayan “Öyle Söyleme” hareketinin kapsamını genişletiyor. Bu bağlamda dilde damgalamaya karşı duracak gençler arıyor.
Abdi İbrahim Otsuka, lise ve üniversitelerden başvuran 50 öğrenciyi, Öyle Söyleme Elçisi olarak yetiştirecek. “Öyle Söyleme!” hareketinin elçisi olmak isteyen gençler, 20 Şubat 2021 tarihine kadar http://gormezdengelmeyelim.com/ adresine başvuruda bulunabilecek.
Science of Impact, iş birliğinde gerçekleştirilen proje kapsamında verilecek eğitimlerle, gençleri ruhsal hastalık yaşayan bireylere karşı gösterilen olumsuz davranış ve dilin yıkıcı etkilerine dair bilinçlendirilmesi amaçlanıyor. Gençler 1,5 ay sürecek olan eğitim programında uzman psikologlardan online platform üzerinden eğitim alacak ve paylaşım çemberi ve yaratıcılık atölyesi gibi etkinliklere katılacak.
Gençlerin, ruhsal hastalıklar yaşayan bireyleri ötekileştiren ve toplum dışına iten dil ve davranış alışkanlıklarının değiştirilmesi için aksiyon almaları sağlanacak. Bu eğitimlerden sonra gençlerin projeyi en az 5 arkadaşına anlatmaları gerekecek. Eğitim süresi boyunca yetkinlik ve yaratıcılık doğrultusunda konuyla ilgili kısa film, blog gibi içerikler üretmeleri gerecek.
Önemli bir toplumsal meselenin çözümü ile ilgili eğitime katılacak olan gençler, ruh ve sinir hastalıkları, empati ve iletişim gibi konular hakkında bilgi sahibi olacaklar. Eğitim sonrasında gönüllü olarak projede yer alacak gençlere Abdi İbrahim Otsuka tarafından “Öyle Söyleme Elçisi sertifikası” verilecek.
Amaç dilin yıkıcı etkilerini önlemek
“Öyle Söyleme!” hareketine gönüllü elçi yetiştirme projesi hakkında bilgi veren Abdi İbrahim Otsuka Şirket Yöneticisi Elif Elkin, “Günümüzde, özellikle de sağlık alanında, şirketlerin en büyük yükümlülüklerinden biri tüm paydaşların hayatına dokunan bir yapıda olmaları. Biz bunu anlamlı bir amaç uğruna çalışma ve sosyal fayda yaratma misyonumuzla birlikte değerlendiriyoruz. Bu nedenle de, psikiyatrik hastalıkların tedavisinde önemli engellerden biri olan sosyal bilinç için çalışıyoruz. Bu durumu düzeltmek için herkese görev düşüyor. Değişimin dilde başladığından yola çıkarak Öyle Söyleme! hareketimizle öncelikle kendi düşünce ve sözlerimizde başlayacak bir davranış değişikliğine çağrı yapıyoruz. Arkadaşlarımızı, ailelerimizi ve iş çevremizdeki herkesi, günlük dilde ruhsal hastalıklara atıfta bulunan damgalayıcı söylemlerden uzak durmaya, bu tip söylemlerin farkında olmaya davet ediyoruz. Özellikle hasta ve hasta yakınlarının yaşadıkları zorluklar konusunda empati yaparak ve günlük dildeki hatalı kalıplara karşı daha dikkatli olarak hareketimize katılmalarını rica ediyoruz. Gençler, toplumsal konularda çok duyarlı ve etkili. Biz de dildeki ayrımcılığı ortadan kaldırmak için onların enerjisine güveniyoruz. Bu projelerle ruhsal hastalığı bulunan bireylere yönelik ayrımcılığı ortadan kaldırmayı hedefliyor, hasta yakınları da dahil olmak üzere dokunduğumuz hayatları iyileştiriyoruz.” açıklamasında bulundu.
Öyle Söyleme! Hareketi
Araştırmalara göre toplumda ilk akla gelen ruhsal hastalıklar arasında depresyon birinci sırada yer alıyor. Toplumun şizofreni hakkında bilgi edindiği kaynaklar hekimler ve sağlık profesyonellerinin oranı sadece yüzde 12 ile sınırlı. Akrabalar, arkadaşlar, aile, televizyon reklamları ve internet yüksek oranda bilgi kaynağı olarak gösteriliyor.
Toplumun dörtte biri şizofreni hastalarının hiçbir zaman iyileşmeyeceğini ve çalışamayacağını, beşte biri ise hastane dışı ortamda yaşayamayacaklarını düşünüyor.
Toplumdaki tutum ve davranışlar, şizofreni hastalığının tedavisinde büyük rol oynuyor ancak araştırmaya katılanların %50’den fazlası “Şizofreni hastası olan bir kişinin doktorluk, öğretmenlik yapmasını istemem”, ve “Şizofreni hastası bir kapı komşum olsa, bundan rahatsız olurum” cümlelerini onayladığı görülüyor. Yani toplumu oluşturan bireyler, şizofreni hastalarına yakın olmak istemiyor. Durum böyle olunca şizofreni hastasının yalnızlığı, toplumun duyarsızlığı ya da kayıtsızlığı ile daha da derinleşiyor.
Abdi İbrahim Otsuka 2014’te şizofreni konusunda farkındalık amacıyla “Görmezden Gelmeyelim’’ projesini başlattı.
Abdi İbrahim Otsuka, Görmezden Gelmeyelim projesini bir sonraki aşamaya taşımak ve damgalama alanında akademik bilgi birikimine destek olmak amacıyla 2019 yılında “Türkiye Şizofreni Algısı, Bilgi Düzeyi ve Şizofreniye Bağlı Damgalama ve Ayrımcılık” araştırmasını gerçekleştirdi.
Proje araştırma dünyanın önde gelen derneklerinden biri olan ESOMAR tarafından ‘Fark Yaratma’ (Making-a-Difference -Good Health and Well-being) kategorisinde birincilik ödülüne layık görüldü.
Bu projeden sonraki adımı ise dildeki ayrımcılığı kaldırmak adına 2020 yılında hayata geçirilen “Öyle Söyleme!” hareketi oldu. Görmezden Gelmeyelim çatısı altında başlatılan bu harekete Şizofreni Dernekleri Federasyonu, Bipolar Yaşam Derneği, Türkiye Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Derneği, Türk Nöropsikiyatri Derneği de destek verdi. Bütün platformlarda dikkat çeken “Öyle Söyleme!”, toplumun her kesiminden büyük ilgi gördü.
Abdi İbrahim Otsuka, gençlerde damgalama farkındalığı yaratma çalışmalarında bugüne kadar birçok üniversiteden 2.400’ün üzerinde öğrenci ile sanal ortamlarda bir araya geldi.